1)Hades - Yeraltındaki ölüler ülkesinin Tanrısı. Zeus'un kardeşi, Kronos'la Rheia'nın oğullarındandır. İnsanların ve Tanrıların hiç sevmedikleri sert, korkunç Tanrı Hades, karısı Persephone (Proserpina - Zeus'un kızı) ile birlikte, gölgeler halinde dolaşan ölülere hükmeden yer altı ülkesindeki saraylarında yaşarlar. Hades' in bekçiliğini üç başlı cehennem köpeği Kerberos yapar, yeraltına gelenleri kuyruğunu sallayarak, okşayarak içeri alır, ama çıkmak isteyenler için de üç ağzını birden açarak, sipsivri ve kara dişlerini göstererek tehdit edip, yukarı çıkmasını önler. Ölüler dünyası yani yer altı, günah işleyenlerin bulunduğu bir yerdir. Burada günahkarların en günahkarları bulunur ve bunlar sonsuz bir azaba çarptırılırlar. Tanrılar içinde adına ne bir tapınak, ne bir sunak yada herhangi bir ilahi bestelenmeyen bir tek Hades vardır, bu da kendisinden korkulmasından kaynaklanmaktadır. Hades acımayan bir Tanrıydı, ama doğruluğu, adaleti severdi. Korkunçtu, ama kötü bir Tanrı değildi.
2)Hades: Yunan mitolojisinde ölülere hükmeden yeraltı tanrısıdır. Zeus'un kardeşidir. İnananlarının ölüm sayısını artırmak için delice uğraşan, açgözlü bir tanrıdır. Ziyaretçi bakımından zengindir, sonuçta her ölümlü oraya gider. Erynyes'ler onun değerli misafirleridir. Hades, kendisini ziyarete gelenlerin yeraltı dünyasını terk etmeleri konusunda oldukça isteksizdir. Kendisi de yeraltı dünyasından pek ayrılmaz zaten.
Kelime anlamı olarak "Hades" görünmez manasına gelmektedir. Onu görünmez yapan bir miğferi vardır. Yeraltı zenginliklerinin sahibidir, yerden çıkan değerli metaller onu bolluk çokluk ve servet tanrısı yapmıştır. Acımasız ve hatta korkunçtur; ama sözünden dönmez ve birçok tanrının aksine kaprisli bir tanrı değildir. Mitolojik öykülerde adı çokça yer almamaktadır. Bilinen en önemli öyküsü karısı Persephoneyi kaçırması ile ilgili olandır. Ancak Hades'in en önemli sıfatı, ölümün tanrısıdır. (Ölüm de başlıbaşına bir tanrıdır: Thanatos)
Hades aynı zamanda ölüler ülkesinin de adıdır. Hades ülkesi Tartaros ve Erabos olarak ikiye ayrılır. Zeus ve yandaşları, yendikleri bütün titan ve müttefiklerini dipsiz Tartaros'a atmışlardır. Ölen insanlar ise önce Erabosa, oradan da Tartarosa geçer. Ölüleri Erabustan Tartarosa götüren kayıkçıya bu taşımanın bedeli olarak iki sikke altın verilir. Bu sebepten dolayı, Antik Yunanda ölenlerin gözlerine iki altın para konulur.
Enteresandır ki, Hades'in yeraltı ülkesine yaşayanlar da ölmeden geçebilmektedir. Ancak diyarın girişini üç kafalı şeytani bir köpek olan Cerberus korur. Herkes o köpeğin dehşetinden korkar ve kimse o kapıyı geçemez. Herkül bir macerasında bu köpekle yüzleşmeye gider.
Hades her ne kadar birçok zenginliğe sahip olsa da ortalıklarda pek gezinmez, övünmez, konuşmaz, kendi yeraltı ülkesinde oturmayı tercih eder. Çünkü sahibi olduğu yeraltı ülkesi o kadar çirkin bir ülkedir ki, efendisi sürekli saklanır. Bir keresinde Poseidon, Hades'i utandırmak için üç başlı mızrağını yere saplar ve yeryüzü boydan boya yarılarak Hades'in çirkin yeraltı ülkesi meydana çıkar. Az utanıp sinirlenmemiştir Hades.